Sağlık

Sinüzite Karşı 8 Etkili Önlem!

Yüz kemiklerimizdeki hava odacıklarının mukus salgılaması nedeniyle bu bölgelerde ağrı, basınç ve akıntı oluşmasına ‘sinüzit’ denir. Genellikle üst solunum yolu enfeksiyonu sonrası geliştiği için kış aylarında sık görülse de aslında bahar mevsimi sinüzit için değerli bir tehdit oluşturmaktadır. Öyle ki bahar aylarında havadaki dengesizlikler vücudumuzun soğuk-terleme döngüsüne girmesine neden olabilir. Böyle bir durumda hafif bir rüzgarda bile olsak hızlı bir şekilde sinüzit atağı tetiklenebilir. Ayrıca ilkbaharda başlayan polen artışı nedeniyle alerjik rinit şiddetlenir ve alerjik tabandan kaynaklanan sinüzite zemin hazırlar.

Yılda bir veya iki kez akut sinüzit atağı geçirmek endişe edilecek bir tablo oluşturmaz. Ancak tedavi ihmal edilir ve yeterli önlemler alınmazsa hastalık kronik sinüzite dönüşebilir. Acıbadem Dr. Şinasi Can (Kadıköy) Hastanesi Kulak Burun Boğaz Uzmanı Doç. Osman Halit Çam,  Sinüzit kronikleştiğinde önemli sorunların gelişebileceğini kaydeden Dr.   “Sinüzit erken dönemde burun tıkanıklığı, yüz ve baş ağrısı, geniz ve geniz akıntısının en yaygın nedenidir. Kronikleşirse tablo daha da kötüleşir; Gözlerde şişlik ve kızarıklık, göz kapaklarında şişlik ve şaşılık gibi görme bozuklukları eşlik edebilir. Ayrıca ilaca cevap vermeyen baş ağrıları, menenjit hatta ensefalit gelişebilir. Bu nedenle sinüzitte erken dönemde tedavi olmak ve yaşam alışkanlıklarında önlem almak büyük önem taşımaktadır. Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Uzmanı Doç. Osman Halit Çam,   baharda sinüzitten korunmanın yollarını anlattı; değerli teklifler ve uyarılar yaptı!

 

Alerjilerinizi kontrol altına alın

İlkbahar ve yaz aylarında alerjik nezleyi şiddetlendiren en önemli faktör polen olduğu için polen maruziyetini en aza indirmeniz gerekir. Odanızda hepa filtreli hava filtreleme cihazlarının olması faydalı olacaktır. Alerjik nezleyi kontrol altına almakta zorlanıyorsanız ilaç bazı için doktorunuzdan yardım almayı ihmal etmeyin. Ayrıca polenlerin en yoğun olduğu 05:00-10:00 saatleri arasında mecbur kalmadıkça dışarı çıkmayın. Dışarı çıkmanız gerekiyorsa mutlaka maske ve gözlükle kendinizi koruyun.

 

Ani hava değişikliklerine dikkat!

Ani hava değişimlerine karşı önlem almak da dikkat etmeniz gereken bir diğer değerli noktadır. İnce bir üst üzerine ince bir kaban giymek, yanınıza bir şal ve şapka almak sizi hava değişikliklerinden koruyacaktır.

 

başını sıcak tut

Duştan sonra ve dışarı çıkmadan önce başınızın sıcak olduğundan emin olun. Klasik ‘ıslak saçla dışarı çıkmamalısınız’ uyarısının ötesinde, kafanızın iyice ısındığından emin olmanız gerekir. Saçınızın sadece kuru olması yeterli değildir. Çünkü saçlarınız kurumak için başınızın ısısını kullanacak ve başınız vücudunuzdan daha soğuk olacaktır. Bu mekanizma aynı zamanda baş ağrılarını da tetikler ve sinüzite zemin hazırlar.

 

Tahriş edicilerden uzak durun

Tekrarlayan sinüzit atakları yaşıyorsanız dikkat etmeniz gereken bir diğer konu da sinüs mukozasını rahatsız eden kimyasallardan uzak durmaktır. Sigara dumanı da bu kimyasallardan biridir. Diğer tahriş edici maddeler arasında hava kirliliği, yüksek konsantrasyonlu deterjanlar ve çamaşır suyu bulunur. Bunlara maruz kalmayı durduramıyorsanız mutlaka maske kullanmalısınız.

 

‘Burun duşu’ alın

Sinüzit ataklarını önlemenin bir başka yolu da burun ve sinüs duşudur. Doç. Dr. Ancak solüsyon seçimi ve uygulama baskıları kontrol edilmelidir.

 

Diş kontrollerinizi yaptırın

Azı dişlerinin köklerinde çürük diş varlığı, kist gelişimi veya enfeksiyon gibi sorunlar komşuluk yoluyla sinüslere kolayca yayılabilir. Doç. Dr. Osman Halit Çam,   Diş sinüziti için tek kür ilaç tedavisinin tek başına yeterli olmadığını belirterek, “Ağız ve diş sağlığına dikkat etmek, yılda iki kez diş kontrolü yaptırmak sinüziti önlemeye yardımcı olacaktır.” bilgileri verir.

 

Basınç değişikliklerine dikkat edin

Soğuk algınlığı, grip veya alerjik alevlenme dönemlerinde tüplü dalış veya uçak yolculuğunuz varsa bu faaliyetleri erteleyin. Olağan basınç değişimlerinde vücut boşluklarımızdaki hava genişler ve daralır. Hastalık dönemlerinde bu dokular hem ekstra hassastır hem de basınç değişimlerinden dolayı hava sirkülasyonunu tolere edemezler. Bu tablo hastalığı uzatarak sinüzit ataklarını da tetikleyebilir.

 

Burun tıkanıklığını çözün

Burnunuzda kemik eğriliği (deviasyon) veya et büyümesi (concha hypertorphia) gibi anatomik bir tıkanıklık varsa sinüs mukozanızın hava ile sağlıklı bir şekilde temas halinde olmadığı ve hava sirkülasyonunun yeterince düzgün olmadığı anlamına gelir. Doç. Osman Halit Çam, “Bu anatomik problemlerin cerrahi olarak çözülmesi sinüzite yakalanmanızı geciktirecek ve yapsanız bile sizi yormadan hastalığı atlatmanızı sağlayacak önlemler arasında yer alıyor.” diyor.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu