Haber

Suna’nın Kızları’ndan deprem bölgesine “Çocuk Yaşam Merkezleri”

Suna’nın Kızları12-18 yaş arası çocukların sağlığını gözeten ve akranları ile vakit geçirmesini destekleyen dini mekanlar oluşturmak amacı ile deprem bölgesinde Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ile iş birliği ile kurulmuştur. Çocuk Uzun Ömür Merkezleri faaliyetlerine hızla devam etmektedir. Merkezlerden ilki Nisan ayında Kahramanmaraş Pazarcık’ta, ikincisi ise Mayıs ayında Koç Topluluğu Umut Kent bünyesinde Hatay Antakya’da kuruldu.

Suna’nın Kızları Genel Koordinatör Burcu Gündüz Maşalacıçalışmalarla ilgili şu bilgileri paylaştı: “Çocuk Yaşam Merkezlerimizde uyguladığımız programlar, yönetişim yapısı ve konumlar, Suna’nın Kızları toplulukları tarafından oluşturulan mahalle ve akran temelli modellere ve kız çocuğu odaklı tasarım öğelerine göre tasarlanıyor. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ile birlikte oluşturduğumuz toplum temelli sosyal hizmet modeli ile çocuklara gündem oluşturmak yerine yeni ihtiyaç ve gündemlerini ifade edebilecekleri destekleyici ve inançlı alanlar yaratarak bu ihtiyaçları karşılamaya çalışıyoruz. . Bu alanların, kız çocuklarının benzersiz ihtiyaçlarını merkeze alan programlar ve hizmetler sunmasını amaçlıyoruz.” 

Yalnız kalmak, sosyalleşmek kadar değerli bir ihtiyaçtır.

Depremden etkilenen bölgelerde çocukların gelişimi için güvenilir ve destekleyici alanlar oluşturmak ve yeniden yapılanma sürecinde kız çocukları başta olmak üzere tüm çocukların ihtiyaçlarının dikkate alınmasını sağlamak amacıyla kurulmuştur. Çocuk Yaşam MerkezleriÇok amaçlı salon ve atölyenin yanı sıra çocukların psikolog desteği alabilecekleri toplantı odası, kendi başlarına vakit geçirebilecekleri sessiz bir oda ve akranlarıyla sosyalleşebilecekleri bir kafeterya bulunmaktadır.

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ile iş birliği içinde yürütülen Çocuk Yaşam Merkezlerinden, yaşadıkları konteyner kentlerde yaşayan 12-18 yaş arasındaki tüm çocuklar başvuru yaparak yararlanabiliyor. Çocukların fiziksel ve duygusal gelişimlerini destekleyici programların uygulandığı Çocuk Yaşam Merkezleri’ne bir yetişkin eşliğinde kayıt yaptıran çocuklara öncelikle 10 günlük bir eğitim verilmektedir. Suna’nın Kızları Nezaket ProgramıSonrasında ilgi ve isteklerine göre belirlenen etkinliklere ve workshoplara katılırlar.

Refah Programının başlangıcında, birlikte yaşama ve öğrenme konusunda topluluk anlaşmaları yapan çocuklar, topluluk kurallarını kendileri belirler. Nezaket Programı’nın ardından çocuklar, merkezin işleyişine, ortak alanları aynı anda kaç kişinin kullanacağına, haftalık topluluk saatlerinde hangi atölyelerin devam edeceğine kadar pek çok kararı çocuklar veriyor.

Programın arkasındaki ortak güç

Suna’nın Kızları’na yapacağımız bu gezide, çocukların fiziksel ve duygusal iyilik hallerini destekleyecek programlar, atölyeler ve etkinlikler geliştiren ve uygulayan bir program sunacağız. 31 sivil toplum kuruluşundan oluşan analiz ve çapa topluluklarının paydaşları destekliyor. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ile işbirliği içinde yürütülen Çocuk Yaşam Merkezlerinde Suna’nın Kızları Mahalle Odaklı Analiz Grubu tarafından geliştirilen bir model uygulanmaktadır. Bu modelin işleyişi ve içeriği Girls-Oriented Design Foundation Group ve Girls’ Analysis Society’nin katkılarıyla şekilleniyor. Çocukların istek ve beklentilerine göre şekillenen bu model kapsamında çocuklarla birlikte atölye çalışmaları ve programlar geliştiren ve uygulayan toplum paydaşları; Toplumsal Güçlenme İçin Spor ve Beden Hareketi (BoMoVu), İstanbul Bilgi Üniversitesi Çocuk Çalışmaları Birimi (ÇOÇA), Uçan Süpürge Kadın İrtibat ve Araştırma Derneği, Bağ Derneği ve Şehir Dedektifliği.

Çocuk Yaşam Merkezlerini kullanan çocuklar yaşadıklarını anlatıyor

14 yaşındaki Hülya A.: “Çok sessiz ve konuşmayı hiç sevmeyen bir insandım. Buraya geldiğimizde hep duygularımızı, düşüncelerimizi anlatırız… Ondan sonra konuşkan biri oldum ve bu beni değiştirdi.”

İpek S., 14 yaşında: “Konteynerin içinde çok sıkılırdım. Sosyal medyada geziniyordum. Dışarı çıkıyordum ve elim boş oturuyordum. Sadece bir arkadaşım vardı. Şu anda yirmiye yakın arkadaşım var. Çocuk Yaşam Merkezi’nde kendimi mutlu, güzel ve eğlenceli hissediyorum.”

Necdet Kaan B., 13 yaşında: “Sabah uyandığımda buraya gelmek için can atıyorum. En çok sessiz odayı seviyorum. Çünkü burada arkadaşımla konuşuyorum. Çalışabiliriz. Sessiz odada tabletler var. Onlarla oyunlar oynayabiliriz. Araştırmamızı yapabiliriz. Kitap okuyabiliriz. Medya ve gazetecilik atölyesine katıldıktan sonra arkadaşlarımla iş yerinde bir gazete çıkardık. Bu gazeteyi çıkardıktan sonra büyüyünce gazeteci olabileceğime karar verdim.”

Duru S., 14 yaşında: “Bizi aradılar. Bu senin. Kuralları koyacaksın. Burada çok dikkate alınır. Bunu gerçekten seviyorsun. Psikolojik olarak çok iyi olduğunu düşünüyorum. Değerli hissettiriyor. Burası benim için özgürlüğü temsil ediyor. Sanki bir otobüsteyim ve dünyayı geziyorum. “

Elifnaz Ü., 13 yaşında:“En çok hip-hop atölyesini sevdim çünkü eh, hip-hop dans etmeyi ve dinlemeyi de seviyorum”

Songül B., 13 yaşında: “Burada olduğumda aslında başka bir dünyadaymışım gibi hissediyorum. Sanki burada parlak bir dünya var. Burada merak hissediyorum. Sonra eğlenceli, mutlu, neşeli. İş yerinde kendimi daha enerjik hissetmeye başladım. Mutlu hissetmeye başlıyorum. Bana depremi unutturdu diyebilirim.”

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu